3 Kasım 2019 Pazar

Çiçek gibi bir ay olsun diye







Yağmur yağıyor diye açtım camları,  Soğuk diye çıktım dışarı
Bir bardak çay, yanında bir tutam çiçek ,
çayıma da bir dilim limon lütfen. Diğer menüyü alabilirsiniz. Bugün kendimleyim. 
Ufak bir tebessüm.

Bir çiçek almak için çıktım dışarı. Mümkünse dalından koparılmamış, nefes alan bir çiçek. Derken masamda güzel bir mor çiçek. Kurumak üzere usulca bir defterin arasına sığınıyor. Hayır hayır kendim alacağım bir çiçek, kendi kendime. Yok mu bir çiçekçi buralarda. 
Simsiyah giyindim geceye çıkıyorum diye. Deniz siyah, gökyüzü siyah. Bir de beyaz üzerime. Eskiden korkardım geceleri denizden.  Ne saçma bir korkuymuş. Üstelik bu korku bana bile ait değilmiş. Şimdi denizin dibindeyim. Uzun uzun bakıyorum. Yarın masmavi olacaksın ama seni bu halinle de çok seviyorum. Çiçek demiştim. Nerede bu nefes alan çiçekler.    

Üç dilek tuttum bu ay için. Olacağına inandım. Sonra da özgür bıraktım. Kapıları araladım ki gelişi kolay olsun. Öyle oturdugum yerden istemekle de olmuyor, o kadar da değil canım. Bu arada musait bir çiçekçide inebilir miyim? Saatin kaç olduğunun farkında mısın sen ? Bu saatte ne çiçekçisi. Bulamazsın bu saatte çiçekçi.
Bulurum.  Elbet bir yerlerde işini aşkla yapan birileri vardır bu saatte de. Neyse dur bakim en yakın çiçekçi 900 metre ilerde. Peki, yakınmış. Yürürüm, ne var ki...  Yürüdüm yürüdüm ,az gittim uz gittim dere tepe düz gittim. Bir yere geldim ama burası neresi, çiçekçi hani, yanaklarım soğuktan buz gibi olmuş, ellerim de üşüyor, şarjim da bitmek üzere. Hah işte şurda ışıkları yanan bir çiçekçi. Oh sonunda buldum. Rengarenk bir sürü çicek. Nasil bir şey istersiniz? Aradığınız bir şey var mı?  Sessizlik... İşte bu demem gerek ki,  işte bu dedim. Kime alacaksınız peki ? Kendimeee... Bu saatte kendinize çiçek almak için mi geldiniz? Evet. Şaşkınlık.   Eve geri nasıl dönerim ki şimdi. Neyse korkmuyorum bu şehrin bilmediğim sokaklarından. Aman umrumda bile değil, dönerim elbet. Evet şarjım bitti, çok güzel. Ellerimde çiçek, aynı yolu tanıdık ağaçları izleyerek  tekrar geri döndüm. Uzun uzun yürümüş oldum ama yürümek de ilham veriyor bana. Aklımdan geçenler kalbime dokunuyor. Zihnim oyunlar oynayamıyor benimle. Haliyle kalbimin sesi çok net geliyor kulağıma. 

Kasım ayı için üç güzel dilek tuttum ve bir de çiçek aldım. Gökyüzünde ki yeniayı gördünüz mü? İşte buna bayılıyorum. 




Çiçek gibi bir ay olsun diye

Yağmur yağıyor diye açtım camları,  Soğuk diye çıktım dışarı Bir bardak çay, yanında bir tutam çiçek , çayıma da bir dilim limo...