14 Kasım 2012 Çarşamba

Sıradaki soru sana gelsin

En olmadık zamanlarda oturup bir şeyleri kafama takmalarıma bitiyorum ...buluyorum ya... ilgilenmem gereken önemli bir şey varken ben düşünüyorum neden öyle oldu neden böyle dedi daha bir sürü şey ... ama yok ben hiç bir şeyi takmam aman umrumda diil modunda yaşayan kimsenin suratına bakıp ağlamayan en ağlanacak yerde salak salak sırıtan bir şeyim şey yani hani varya böyle anlamsız işte ...kelime dağarcığım bunlardan ibaret sonra yazdıklarımı okuyan ergen gençler ne atarlı bir abla bu diye konuşuyorlar öyleyim kardeşim kapıyı çarpıp şu saatte evden çıkıp çıplak ayakla yürümek istiyorum mesela üşiyim de kendime gelim dimi daha güzel öksürürm o zaman zaten sesim bana ait değil başka birini seslendiriyor gibi hissediyorum.... kendimi unutup kim konuştu diye etrafa bakıcam artık o moddayım ...en sınav zamanlarında resim yapmak ve dans etmek istiyorum canım sıkılıyor kendime sade kahve yapıyorum ardından orta ve şekerli kendi falıma bakıp yarın ki sınavda ne soru çıkar diye görmeye çalışıyorum ben yapıyorum bunu öyle bir kafa yaşıyorum...sevgili günlük işte gün bugün diye başlayan cümleme onun bile kalbi olsa dayanmaz hiç bir edebi yönü olmayan yazılarımla da ortalıkta ben yazıyorum diye dolaşıyorum aman ne güzel iyi ki yazıyorsun da nasıl bir saçmalıktan ibaret olduğunu anlayıp sana yaklaşmıyoruz diyen insanları da duyuyorum ben 9. soruda kaldım bu arada hocanın sorularını beğenmeyip kendi çıkardığım soruları cevaplıyorum bu da bir mesele tabi ...

Çiçek gibi bir ay olsun diye

Yağmur yağıyor diye açtım camları,  Soğuk diye çıktım dışarı Bir bardak çay, yanında bir tutam çiçek , çayıma da bir dilim limo...